“Bilim denen şey, gündelik düşünmenin yalnızca daha rafine
halidir.”
Albert Einstein
1665 yılının ortalarına doğru bakımsız ve pis Londra
sokaklarında amansız bir veba salgını baş gösterir. Pirelerden bulaştığı
düşünülen hıyarcık vebası tüm Londra’yı kısa zamanda etkisi altına alacak ve salgın
1 yıl içerisinde 100.000 kişinin canına malolacaktır.
Aynı yıllarda, Cambridge üniversitesi, korkunç salgının
yayılmasını önlemek için iki yıllığına eğitime ara verir ve üniversite kapanır.
Cambridge üniversitesinde çalışmalarını sürdüren ünlü bilim adamı Isaac NEWTON
ve diğer öğrenciler evlerine gönderirler. Newton bu süre zarfında geçirdiği iki
yılını halasının çiftliğinde yapacağı çalışmalarla tamamlayacaktır. Kader Newton’u
çalışmalarını devam ettirmek üzere halasının çiftliğine doğru sürüklemiştir.
Sonraki iki yıl Newton halasının çiftliğinde kalır ve bu
süre içerisinde modern matematik ve fizik kurallarının temellerini formüle
eder. Newton evrensel çekim yasasını ve modern matematik fikirlerini, düşünceli
halde bahçede oturduğu sırada düşen elmaların neden sağa sola düştüklerini
anlamaya çalışarak geliştirmiştir. Gezegenlerin nasıl hareket ettiği gibi en
büyük, en karmaşık kozmik fikirler Newton’un kafasına düşen elma ile ilgili
derinlemesine düşünmesinden ortaya çıkar. Sonuç;
“Sağduyulu yaklaşım sizi öze
ulaştırır.“
Biz insanoğlu, alışkanlıkların yönettiği düşünce sistemi ile
kendi adımıza hayatı oldukça karmaşık hale getiririz. O kadar karmaşıklaşır ki sonra
tek başımıza bu karmaşıklığı çözemeyecek hale geliriz. Oysa Newton örneğinde
olduğu gibi, en karmaşık, en incelikli ve derin fikirlerin çoğu basit, günlük
deneyimlere son derece açık bir biçimde bakmaktan doğar. Modern matematik
tarihteki en etkili kavramlardan birisidir. Günlük yaşantımızı kökten
değiştirmiştir. Uzay araştırmalarından, LED televizyonlara, bilgisayarlara ve
cep telefonlarına kadar teknolojik gelişmelerin çoğu modern matematik
olmaksızın gerçekleşemezdi.
Ve modern matematiğin keşfi, ağaçtan düşen bir elma gibi
sıradan, günlük bir olay hakkında derinlemesine düşünmeye dayanır.
Acaba sizin gün içerisinde
yaşadığınız küçük, sıradan bir olay da karmaşık keşiflerin habercisi olabilir
miydi?
Ve acaba siz bunların ne kadar farkındasınız ve ne kadar derinlemesine değerlendiriyorsunuz ?
Ve acaba siz bunların ne kadar farkındasınız ve ne kadar derinlemesine değerlendiriyorsunuz ?
Newton, elmaların ağaçtan düşmeleri gibi gündelik olayları
açıklamak üzere kullandığı kuralları evreni tanımlamak için de kullandı. Peki ya siz ?
Unutmayın;
Unutmayın;
BASİT VE TANIDIK OLAN,
KARMAŞIK VE BİLİNMEZ OLANIN SIRLARINI İÇİNDE TAŞIR.
Not : Makalenin bir bölümünde Edward B.Burger ve Michael Starbird'den alıntı yapılmıştır.
Not : Makalenin bir bölümünde Edward B.Burger ve Michael Starbird'den alıntı yapılmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder